ÇOCUKLARDA ÖFKE SORUNUNA YAKLAŞIMIMIZ NASIL OLMALI?
Çocuklarımızı betimlerken ‘çok saldırgan davranıyor’ veya ‘sürekli öfkeli’ gibi cümleleri kurmadan önce altta yatan duyguları anlamaya çalışmamız çok önemli. Öfke hepimizde bulunan bir duygudur sadece öfke duygusunu yansıtma biçimlerimiz birbirinden farklıdır. Öfke bizlere yönelik gösterilen rahatsız veya tehdit edici davranışlara karşı gösterdiğimiz bir savunma duygusudur aslında. Bazı durumlarda ve sağlıklı boyutta öfke duygusunu hissetmek oldukça doğal ve sağlıklıdır. Her şeyden önce öfke duygusunun normal olduğunu kabul etmeli ve nedenlerini anlamaya çalışmalıyız. Amacımız öfkeyi yok etmek değil, bu duyguyu nasıl kontrol edeceğimizi veya nasıl sağlıklı yansıtacağımızı öğrenmek olmalı. Tüm bunlar çocuklarımız içinde geçerlidir. Yani bir çocuğun öfkesini ortadan kaldırmaya çalışmaktansa, ona bu öfkeyi sağlıklı bir biçimde ifade etmeyi öğretmeye çabalamalıyız.
Öfke sadece rahatsız edici davranışlar karşısında değil bazen çok istediğimiz bir şeyi elde edemediğimiz zaman da ortaya çıkar. Örneğin birinin sizinle daha çok ilgilenmesini istiyor ancak istediğiniz ilgiyi göremiyorsunuz. Böyle bir durumda bazı insanlar üzüntü, bazıları hayal kırıklığı ve bazıları ise öfke hisseder ve hissedilen tüm bu duygular normal ve doğaldır. Tam da bu noktada aynı biz yetişkinler gibi çocukların da durumlara karşı hislerinin farklı olması ve bu hisler arasında öfkenin de bulunması çok doğaldır. Çocuklarda farklı hislere farklı tepkiler verirler. Bazı çocuklar üzüntü hissederek içine kapanabilir, bazıları öfke hissederek kendini uzaklaştırabilir ve bazıları ise yine öfke hissederek saldırgan davranışlar ile hislerini dışa vurabilir. Bu durumda çocuğu saldırgan davranıyor diye onu suçlamak doğru bir yaklaşım değildir. Bizim amacımız onu olduğu gibi kabul etmek ve sadece sağlıklı dışa vurum becerilerini ona aşılamaktır. Ebeveynler öncelikle çocuğun öfke duygusunu anladıklarını hissettirmeli ve çocuğuna öfke duygusunu ifade etme yollarını doğru göstermeye çalışmalı veya onlara model olmalıdır.
Özellikle çocuklar konuşmayı öğrenene kadar yaşadıkları duyguları davranışlarıyla ifade ederler. Bu sebeple kendini yeteri kadar ifade edemeyen çocuklar bağırma veya vurma gibi davranışlar sergilerler. Ancak bu davranışlar genellikle çocuğun kendini ifade etmeye başlaması ise birlikte azalmaktadır. Peki çocuk kendini ifade edebildiği halde neden öfkelenir veya öfkesini neden saldırgan davranışlar ile dışa vurur? Aslında bu sorunun cevabını yazının başında vermiştik. Yetişkin veya çocuk fark etmeksizin beklentilerine ulaşamadığında, engellendiğinde veya tehdit altında hissettiğinde öfkelenebilir. Ancak genel olarak öfkeyi doğuran sebeplerden örnekler verebiliriz. Ebeveynlerin bazen gerçekçi olmayan beklentileri çocukların potansiyellerini aşabiliyor ve bu beklentiyi karşılayamamak çocuklarda öfkeye sebep olabiliyor. Çocukların inandıkları şeyler küçümsendiğinde, çocuk fiziksel, cinsel veya sözel şiddete maruz kaldığında, çocukların duygu ve düşünceleri yok sayıldığında veya baskılandığında, çocuğun yaptıklarına sürekli olumsuz eleştiri yapıldığında veya aile içinde iletişim problemleri olduğunda genellikle çocuklarda öfke duygusu ortaya çıkıyor ve her çocuk yaşadığı bu öfkeyi farklı şekillerde dışarı yansıtıyor.
Öfke duygusunu kontrol edemeyen çocuklara nasıl davranmalı ve nasıl tepkiler vermeliyiz? Öfke duygusunun yoğun olduğu anlarda çocuklar sizleri dinlememekte ısrarcı olabilirler bu durumlarda çocuğa bağırmak ve onu bastırmaya çalışmak kullanışlı bir yol değildir. Bu durumlarda onun yanında olduğunuzu ve sakinleştiği zaman sorununa yardımcı olabileceğinizi söylemek ve sabırla beklemek çok daha doğru bir yol olacaktır. Ardından çocuk sakinleşmeye başladığı ilk anda onunla konuşmak ve sorununu anlamaya çalışmak çocuğun daha hızlı bir şekilde sakinleşmesine ve sorunu konuşarak çözmeye çalışmasına yardımcı olur. Çocuklardan öfkelerini kontrol etmesini beklerken aynı zamanda bizler de onların karşısında öfkemizi daha doğru ifadeler kullanarak dışa vurmalıyız ve onlara iyi bir model olmaya çalışmalıyız. Özellikle öfke nöbeti anında sırf ortalık yatışsın diye istediğini yapmak bu nöbetlerin devam etmesine sebep olur. Bu sebeple ebeveyn kararlı olmalı ve ağladığı için istediğini yapmaktansa, o isteğini sakince dile getirdiğinde yapmalıdır. Böylece çocuğumuza sakin bir dille, pozitif bir iletişim kurmanın bizler için çok daha faydalı olduğu ve ancak böyle kendimizi doğru ifade edebileceğimizi de aşılamış oluruz.
Peki her öfke problem midir? Hayır. Kesinlikle her öfke duygusu problem değildir. Çocuk her öfkelendiğinde bir problem var diye çözüm aramaya gerek yoktur çünkü öfke gayet doğal bir duygudur. Bazen çocuklar öfkelerini nasıl ifade edeceklerini bilemezler ve saldırgan tavırlar sergilemeye, kendilerine, başkalarına veya eşyalara zarar vermeye başlarlar, duygunun yoğunluğu ile başa çıkamayarak öfke nöbetleri geçirmeye başlarlar ve bu durumlar her gün çok sık yaşanmaya başlarsa ve bu durumlar azalmak yerine artarak devam ediyorsa bu noktada bir problem olup olmadığı araştırılmalıdır. Öfke duygusunun nedenlerini anlayamadığınızda veya öfke anları için bir çözüm bulamadığınızda bir uzmandan destek alarak ilerlemek aranızdaki iletişim problemi büyümeden sorunu çözmeye yardımcı olur.
Klinik Psikolog Feyza SEVER
Oyun, çocukların uzman olduğu ve çok keyif aldığı bir alandır. Çocuklar her zaman ve her malzeme ile oyun oynayabilirler. Her…
Psikoterapide, ruhsal sağlığını tehdit eden semptomlar giderilir; öfke, korku, kaygı, yas, kayıp, acı gibi olumsuz duygular artık baş edilebilir ve…
Online terapi, internet üzerinden zihinsel sağlık danışmanlığı verilmesidir. İnsanlar bunu e-terapi, mesafe terapisi, internet terapisi ve web terapisi olarak da…
araştırmaların gösterdiği üzere, teknolojinin gelişmesi, tüketimin artması, ihtiyaçların çeşitlenmesi ile bireyler ekonomik anlamda kaygılanabilirler. Bu durumun uzun süre devam etmesi…
Anoreksiya nervoza, duygusal nedenli yani psikolojik kaynaklı yeme bozukluğu türüdür. Anoreksiya nervoza olan birey, normal vücut ağırlığını kullanmayı reddeder. Yaşı…
Cinsel sorunlar fiziksel veya psikolojik bir sorunun sonucu olabilir. Hem erkekler hem de kadınlar cinsel sorunlardan etkilenirler. Cinsel sorunlar her…
Panik atağını ağır otonomik bunaltı olarak tanımlayabiliriz. Ruhsal olan ve olmayan birçok bozukluk ve/veya hastalıkta görülebilir, fakat en çok karşılaşılan…
Bazı çocuklar okula başlamadan önce çok istekli olsalar da okul zamanı geldiğinde bu istekleri kalmaz;okulda ilk gün korkusu yaşar ve…
Sınır koyma, anne babaların çocuklarına istenen davranışlarla ilgili genel kuralları ve beklentilerini öğretmek için kullandıkları bir yoldur. Bütün anne babalar…
Bu duygu ile ilk olarak karşılaşma sürecimiz 2-5 yaşları arasında yeni bir kardeşin varlığı ile deneyimlenen duygu ile oluşmaktadır. Bu…
Çocuklardaki davranış problemlerinden en sık rastlananı olan “alt ıslatma (enuresis)” ; çocuğun idrar kontrolünü kazandığı süreçten sonra altını ıslatmaya devam…
Bazı psikolojik rahatsızlar ilaç tedavisinin yanında mutlaka uzman klinik psikologlardan psikoterapi hizmeti alınmasını gerektirmektedir. Psikolojik hizmet alırken dikkat edilmesi gereken…
Narsisizm, kişinin kendisini özel görmesi sonucu ortaya çıkan bir tür kişilik bozukluğudur. Toplum içerisinde zirvede gösterilmek, övgüyle bahsedilmek onlar için…
Mutlu olmak için ilk yapmamız gereken, başkalarından beklentilerimizi bir kenara bırakmak ve bu duygu durumundan kurtulmaktır. Çünkü onlar mutluluğumuzu bizim…
Erkekte sertleşememe sorunu, sürekli olarak veya yineleyici bir biçimde, yeterli sertleşme sağlayamama veya cinsel ilişki bitene kadar sertleşmeyi sürdürememe durumuna…
Tükenmişlik bir anda ortaya çıkmaz. Ortaya çıkması için gerekli koşulların hazır olması gerekmektedir. Gün içerisinde yaşanan ani değişiklikler tükenmişliğe kapı…
Mutluluk, eşlerin birbirine karşılıklı saygısıyla var olabilir. Evliliğinizi eşinizle karşılıklı bir mücadele ortamına dönüştürmeyin. ’Ben’ yerine ’biz’ düşüncesini yerleştirin. Mutluluğunuz…
Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), DSM-IV-TR(Amerikan Psikiyatri Birliği: Psikiyatride Hastalıkların Tanımlanması Ve Sınıflandırılması El Kitabı, Yeniden Gözden Geçirilmiş Dördüncü Baskı)’deAnksiyete Bozuklukları…
Pek çok anne, çocuğunun gerektiği gibi beslenemediğini düşünür. Bunların bir kısmı, sadece kuruntudan ibaret olmakla birlikte; bir kısmının da gerçeklik…
2012-2013 EĞİTİM-ÖĞRETİM yılının 1.dönemini tamamlamış bulunmaktayız. Girdiğiniz tatil sürecinde kendinizi tarafsız bir şekilde değerlendirmenizi öneriyoruz. Sizlere bu değerlendirmeyi yapabilmeniz için…
"Öfke ile beraber akıl da uçar gider" demiş E. Lessing. Öfkenizi ister dışa dönük yaşayın, isterseniz içinize atın sonuçta ya…
İnsanları şöyle bir gözlemlediğimde, ya da bana gelen danışanlarımın paylaşımlar sırasında aktardıklarından çıkardığım sonuç şu ki; biz insanlar zamanımızı nasıl…
Fobik bozuklukların temel özelliği, kaygı bozukluklarında serbest olan kaygının bir duruma veya kişiye bağlanmasıdır.
Stres, organizmanın bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi ve zorlanmasıyla ortaya çıkan bir gerginlik durumudur. Tehlike ile karşılaşınca canlı kendini…
Yaşamın her döneminde yeterli ve dengeli beslenme sağlığın korunması için esastır. Bu nedenle, dört besin grubunda bulunan çeşitli besinler en…
Alt ıslatma (enürezis) istemsiz ve uygunsuz idrar kaçırma olarak tanımlanır. Gece olduğunda “nokturnal enürezis”, gündüz olduğnda “dı̇ürnal enüresı̇z” adını alır.…
Çocukta bu belirtilerden bir tanesi olabileceği gibi, iki tanesi veya üç tanesi de olabiliyor. Çocuk okuyamıyor ancak yazıyor, yazıyor ancak…
2011-2012 eğitim öğretim yılı içinde ilk kez ülkemizde uygulanan 4+4+4 sistemi, 66 ayı dolduran çocukların birinci sınıf olmasını zorunlu kıldı.…
Öfke normal ve sağlıklı bir duygudur ve her insan öfke duygusunu yaşar. Öfke kontrolden çıkıp da yıkıcı hale dönüşmediği sürece…
Obsesif kompulsif bozukluk(OKB) DSM-IV-TR(Amerikan Psikiyatri Birliği: Psikiyatride Hastalıkların Tanımlanması Yeniden Gözden Geçirilmiş Dördüncü Baskı)’de Anksiyete Bozuklukları başlığı altında ele alınan…
Başlıca özelliği ergenlik ve ergenlik sonrasında başlar, değişik durumlarda ortaya çıkar. Üstünlük duygusu beğenilme gereksinimi ve empati (Başkalarının isteklerini, duygularını,…